14 Ocak 2015 Çarşamba

Gelibolu Fatihi


Yıl 1914 1.Dünya savaşı başlamak üzere, Osmanlı Devletinin eski gücü yok. Tarihten beri içimize giren nifak tohumları meyvesini vermekte, Padişahın sözü bile dinlenmez durumda, daha varlığımızı bile koruyabilecek gücümüz yokken bu savaşa girmenin amacı ne? 1453 teki gibi bir fatihin mi çıkacağını sanıyorlar? Bütün ahali biliyor ki böyle bir şeyin olmayacağını, Peki ne; Bir macera mı? Malesef bu duruma en mantıklı cevap bu olur sanırım. Tüm yetkileri eline almış bir Paşa ve yandaşları Ülkeyi maceraya sürüklüyor. Kutuplaşmanın, iki taraflılığın biri seçilmeli, bir tarafta İtilaf bloğu İngiltere, Fransa, ve Rusya diğer tarafta zamanın en güçlü ülkesi olarak bilinen Almanya ve yanında Avusturya-Macaristan. Sadrazam ve Hariciye Nazırı Sait Halim Paşa bu savaşı Almanya nın tek başına alabileceğini, Almanya nın yanında olursak bedavadan kazanılmış bir savaş olacağını, böylelikle kısa süre önce kaybettiği toprakları geri alabileceğini düşünüyordu. Sait Halim Paşa 27 temmuz akşamı geç saatlerde Almanya büyük elçisini çağırtmış, Almanya nın hayranı olduğunu bu kutuplaşmada yan yana olmamız gerektiğini, Alman yönetimine bildirmesini istedi. Bu durumdan sadece sadrazam ( Başbakan) Sait Halim Paşa, Harbiye Nazarı (Genelkurmay) Enver Paşa, Dahiliye Nazarı (İç İşleri Bakanı) Talat Paşa ve Meclis Başkanı Halil Bey haberdardır. Malesef Padişah Mehmet Reşad ın haberi çok sonradan olur. Yalnız bizim istememizle olmuyor tabi, Peki Almanlar neden bizi yanında istedi, onlar kendilerinin o kadarda güçlü olmadıklarını biliyordu, savaşın kötü gitmesi durumunda Osmanlı nın bu zamana kadar kullanmadığı bir gücü kullanmak istiyorlardı. Halifenin Cihad çağrısı yapması, Arap Müslümanların takviye kuvvet yapması. Malesef hayalleri suya düşecekti. Şu meşhur söz öğrenilecekti. "Araplar bizi sattı". 03 Ağustos günü Ege Denizinden iki Alman Gemisi (Goben ve Brestlav) girer Marmara ya. Bu iki Alman gemisine Türk iki isim Yavuz ve Midilli adı verilir ve Rusya kıyılarını bombalaması için gönderilir. Bir gecede bir sürü düşmanımız oluvermiştir. Savaş başlamış Almanya şart olarak sunduğu kendi komutanlarından bir grup rütbeli askeri Anadolu ya göndermiştir. Bahriye nazırı Enver Paşa bu Alman askerlere iyi yetkiler vermiş hatta birisini kendinden sonra gelen adam (1.Ordu Komutanı) ilan etmiştir.
Mareşal Otto Liman von Sanders
OTTO LİMAN VON SANDERS adında bu Alman komutan, Almanya nın savaşta kötü sonuç alabileceğini ve sonra da sıranın Anadolu ya gelebileceğini tahmin etmiş ve Anadolu ya girmenin yolunun ise Çanakkale den olacağını düşünmüştü. Gelibolu da 5.Ordu Komutanlığı kurulur. Çanakkale Deniz savaşını tecrübeli denizcilerimiz sayesinde 18 Mart 1915 tarihinde kazanılmıştır ve bu haber tüm Yurt ta kısa sürede içerisinde duyulmuştur. İstanbul da ertesi gün Sultanahmet Cami minaresindeki mahyalarda " Çanakkale Geçilmez" yazıyordu. Deniz zaferi sevinci kısa sürdü ve geri çekilen İtilaf kuvvetleri daha bir güçlenerek tekrar geldi ve 25 Nisan da büyük donanmalarıyla çıkarmaya başladı. Durdurulamayan İtilaf kuvvetleri karınca gibi karaya çıkmaya başlamıştı. Bizim tam yetkili kumandanımız bu duruma bir çözüm bulamamış hatta bunun bir blöf olabileceğini bile düşünüp asıl çıkarmanın başka bir yerden olabileceğini düşünüp karşılık bile verdirmemişti. Bu duruma askerlerimiz sinir olmuştu. Gayrimüslim bir komutandan emir aldıklarına hala inanamıyorlardı. İklimini, coğrafi konumunu dahi bilemeyen bu komutanın bize ne yararı olabilirdi. Kimi askerimiz bu gayrimüslim komutandan emir alacağıma ölürüm daha iyi düşüncesinde idi fakat konu vatan olunca seslerini dahi çıkaramayıp ne denirse, ne emir verilirse harfiyen yerine getirmeye çalışıyorlardı. Bizim vatan sever paşalarımız bile bu ithal Liman paşanın emri altında kalmaya mahkum edilmişti. Lisanı bile anlaşılmaz birisi, hatta askerimizin anlayamamasından dolayı dalga geçiyordu. Çok başarısız yönetimine ses çıkartabilecek hiç kimse yoktu. Aksine Harbiye nazırı Enver Paşa ona Mareşallık unvanını bile vermişti. Mareşal Otto Liman von Sanders diye anılmaya başlandı. Başarısız strateji ile binlerce askerimizin ölümüne sebep oldu. İçerilere kadar girmek isteyen İtilaf askerleri; bizim dışarı püskürtme istememiz, uzun süren bir savaş. Sonuç olarak bir Amerikan kumandanın ateşkes istemesi sonucu ateşkes ilan edildi. Sonuç tam bir hüsrandı, evet Çanakkale Geçilmedi fakat Osmanlının manevi değeri, avrupadaki kariyeri, Askerlerimizin gururu her şey ayaklar altına alınmıştı. Mareşal Otto Liman von Sanders kendini bu sonuçla kahraman ilan etmişti. 1934 yılında Almanyada hayatını kaybeden Liman Paşa mezarının başındaki kitabeye ise şu cümleleri yazmıştı. " GELİBOLU FATİHİ"
Mareşal Otto Liman Paşa nın Almanyadaki mezarı




Lütfen yazımızı ve sayfamızı beğendiyseniz, bize katkıda bulunmanız için sayfamızı Beğenip Paylaşmanızı isteriz. Teşekkürler...


(Der Sieğer von Gallipoli) GELİBOLU FATİHİ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz için Teşekkürler