PANİSLAVİZM: Rusya’nın ulusçuluk akımından yararlanarak tüm Slavları kendi egemenliği altında toplama düşüncesi. Slav Birliği
GENEL AMAÇ: Rusya’nın Slav birliğini kurarak sıcak denizlere inme politikası
PANKUŞ: Hitit meclisi
PANTÜRKİZM (Turancılık): Yeryüzünde yaşayan tüm Türkleri bir çatı altında toplama düşüncesidir.
POLİS: Yunan şehir devletlerine verilen isim
REFORM: Sözcük Anlamı: Yeniden düzenlemek;
Tarihsel Anlamı:16. yy da Katolik kilisesindeki bozulmaya son vermek için, kilise dışında başlayan, dinsel yenileşme hareketidir.
RESMEN (Fiilen) TANIMA: Devletleri temsil eden yetkili kişiler arasında antlaşma imzalanması. Örn: Lozan Antlaşması
RESMEN(fiilen) SONA ERME: Bir devletin ülke topraklarının ve başkentinin işgal edilmesi.
RÖNESANS: Sözcük Anlamı:Yeniden Doğuş
Tarihsel Anlamı:15. ve 16. yy da Batı Avrupa’da edebiyat ve güzel sanatlarda meydana gelen değişme ve gelişmelerdir.
SANAYİ DEVRİMİ: Buhar gücünün üretimde kullanılmasıyla başlayan ve Avrupa’da ekonomik, siyasi ve sosyal dengeleri değiştiren süreçtir.
SATRAPLIK: Perslerin Anadolu’daki eyaletlerine verilen isim. Bunların yöneticilerine satrap adı verilirdi.
SELF DETERMİNASYON: Her milletin kendi geleceğine kendisini karar vermesi. Örn: Wilson İlkeleri
SİTE (Şehir Devleti): Çevresindeki bölge üzerinde egemenlik kuran ve bu bölgenin siyasal, ekonomik ve kültürel yaşamını yönlendirici bir merkez konumunu taşıyan bağımsız bir kente dayalı siyasal sistemdir. (Site, Polis, Nom)
SİYASAL BİRLİK: Bir ülkenin yada bir bölgenin yalnız bir tek güç tarafından yönetilmesidir.
SKOLASTİK DÜŞÜNCE: Aristotales’in düşünceleri + Hristiyan Öğretisi: Kaynaşma Skolastik Düşünce
SOSYAL DEVLET: İnsanlarına karşı her türlü hizmeti eşit olarak sunan, temel ihtiyaçlarını karşılayan, yoksulları zengine karşı koruyan devlet.
SOSYALİZM: Üretim araçlarının mülkiyetinin devlete ait olması, üretimin ve paylaşımın devlet tarafından planlanması (gelir dağılımında denge vardır) ; özel teşebbüsün veya mülkiyet hakkının olmaması yada sınırlı tutulmasının öngörüldüğü toplumsal düzendir. Bu sistemde kişileri birbirinden ayıran temel fark; eğitim seviyeleridir.
SÖMÜRGECİLİK: Zor, tehdit ve saldırgan metodlar kullanarak, sömürü temeline dayalı ve yayılmacı amaçlı değişik düzeylerde kendisine bağlı ulusal birimleri merkezi bir gücün denetiminde bir araya getirmeyi amaçlayan siyasal anlayış ve eylem tarzıdır.
SUBJEKTİF(Öznel): Taraflı
ŞER’İ HUKUK: Dini kurallara dayalı hukuk sistemi.
TEOKRASİ: Dine dayalı yönetim anlayışı. Örn: Osmanlı İmparatorluğu’nda şeri hukuk, şeri vergi, cihat ve gaza anlayışı, halifelik, şeyhülislam, toplumun ümmet esasına göre örgütlenmesi
TOTEMİZM: En ilkel inanç olup, bir hayvan veya bitkinin kutsal sayılmasıdır.
TURAN TAKTİĞİ: Ordunun geri çekilip düşmanı pusuya düşürmesi ve imha etmesidir.
TÜRKÇÜLÜK: Kurtuluş Savaşı döneminde Türk ulusunun bağımsız bir Türk devleti kurma çalışmalarıdır.
ULUSAL BAĞIMSIZLIK: Ulusun kendisi ile ilgili kararları her türlü dış baskıdan ve sömürüden uzak olarak, kendisinin almasıdır. (Evrensel bir kavramdır. Bağımsızlık)
ULUSAL BENLİK: Bir ulusun kendine ait kimliği veya kültürü.
ULUSAL EGEMENLİK: Egemenlik kaynağının ulusa dayandırılması, halkın temsilciler vasıtasıyla yönetimde söz ve karar sahibi olmasıdır. (Tüm demokrasilerin ön koşulu olan evrensel bir kavramdır)
ULUSÇULUK: Ulusların bağımsızlığını ilan ederek ulusal devletlerini kurmaya çalışmalarıdır.
ÜLKE: Sınırları belli toprak parçası.
ÜMMET: Soy, kan bağı, dil yada ülke birliği temelinde değil; din ve inanç birliği temelinde bir araya gelen, ortak bir inanç ile birbirine bağlı; aynı dine ve peygambere bağlı insan topluluğudur.
VATAN: Milli duygularla bağlı olunan toprak parçası.
VERASET SİSTEMİ: Yönetimin nasıl el değiştireceğini ve hak sahibini gösteren sistemdir. Başa geçecek şehzadenin yani tahtın varisinin belirlenmesidir.
YABANCI: Bir ülkenin uyruğundan olmayan kişiler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için Teşekkürler